بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَعِبۡرَةٗ لِّمَن يَخۡشَىٰٓ ٢٦

Şüphesiz ki bunda bir ibret var, saygı duyacaklar için.

– Elmalılı Hamdi Yazır

ءَأَنتُمۡ أَشَدُّ خَلۡقًا أَمِ ٱلسَّمَآءُۚ بَنَىٰهَا ٢٧

Siz mi daha çetinsiniz yaratılışça yoksa Semâ mı? O "Allah" onu bina etti.

– Elmalılı Hamdi Yazır

رَفَعَ سَمۡكَهَا فَسَوَّىٰهَا ٢٨

Boyuna irtifa verdi.Nizamına koydu.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَأَغۡطَشَ لَيۡلَهَا وَأَخۡرَجَ ضُحَىٰهَا ٢٩

Gecesini kararttı, kuşluğunu çıkardı.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَٱلۡأَرۡضَ بَعۡدَ ذَٰلِكَ دَحَىٰهَآ ٣٠

Ondan sonra da arzı döşedi.

– Elmalılı Hamdi Yazır

أَخۡرَجَ مِنۡهَا مَآءَهَا وَمَرۡعَىٰهَا ٣١

Ondan suyunu ve merasını çıkardı.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَٱلۡجِبَالَ أَرۡسَىٰهَا ٣٢

Ve dağlarını oturttu.

– Elmalılı Hamdi Yazır

مَتَٰعٗا لَّكُمۡ وَلِأَنۡعَٰمِكُمۡ ٣٣

Sizin ve davarlarınızın intifa’ı için.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَإِذَا جَآءَتِ ٱلطَّآمَّةُ ٱلۡكُبۡرَىٰ ٣٤

Fakat geldiği vakit o "tâmme-i kübrâ".

– Elmalılı Hamdi Yazır

يَوۡمَ يَتَذَكَّرُ ٱلۡإِنسَٰنُ مَا سَعَىٰ ٣٥

O insanın neye koştuğunu anlıyacağı gün.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَبُرِّزَتِ ٱلۡجَحِيمُ لِمَن يَرَىٰ ٣٦

Ve Cahîm hortlatıldığı vakit, görür kimseler için.

– Elmalılı Hamdi Yazır

AYARLAR
Okuyucu